Ana Sayfa
İletişim
Konuk defteri
Galeri
Eshab-ı Kehf
Reklamlar
Nasreddin Hoca Hayati
Hz Muhammet
Anketler
M. Kemal ATATÜRK
Mehmet Akif Ersoy
Fatih Sultan Mehmet
İsmet İnönü
Habere Abone Ol
İstiklal Marşı
Videolar
blueflower.tr.gg

tr.gg siteleri arşivi üyesir. Super Kodlar

 SONUNDA BEKLENEN OLDU   Eshab-ı Kehf davasında sevindirici sonuç

MAĞARA ARKADAŞLARI

         Kur'an'ı Kerimde yer alan Kehf suresin'de mağara arkadaşlarının durumuna değinilmiş ancak ayrıntılı bilgi verilmemiştir.Kehf suresinin 9.ayetinde "Sen Eshab-ı Kehf'i ve Rakimi keramatlerimizden biri mi sandın "sözleri ile Hz. Peygambere seslenildikten sonra,mağara arkadaşları ile ilgili bilgi verilmeye başlanmaktadır.
        (Bazı kimseler):” Onlar üçtür,dördüncüleri köpekleridir” diyecekler bunlar.(bazıları da):”onlar
beştir altıncıları köpekleridir”diyecekler.bunlar gaybı taşlamaktır.(bazıları ise):”Onlar yedidir,sekizincileri köpekleridir” diyecekler. Der ki:”Onların sayılarını Rabbim daha iyi bilir.          

         Onlar hakkında bilgisi olan çok azdır”. O halde onlar hakkında,(sana bildirilen) açık deliller dışında bir münakaşaya girme ve onlar hakkında hiç kimseden bir şey sorma(Kehf suresi 22)
         Hiçbir şey için “Bunu yarı yapacağım”deme! (Kehf suresi 23)
       Ancak “Allah dilerse (yaparım)” (de). Bunu unuttuğun taktirde Rabbini an ve, “Umarım ki Rabbim, beni bundan daha yakın olan bir yola iletir”de!(Kehf suresi 24)
       Onlar mağaralarında üç yüzyıl kaldılar. Buna dokuz yıl daha ilave etmişlerdir.(Kehf suresi 25)
        Kur’an’ı Kerim de yedi uyurların isimleriyle ilgili herhangi bir ibare bulunmamakla birlikte halk arasında isimleri şöyledir: Yemliha, Mekselina, Mislina, Mernuş, Debernuş, Şazenuş, Kefeştatayuş ve köpeklerinin ismi Kıtmir’ dir. Taberi’ ye göre mağara arkadaşlarının reisi Mekselina idi. Diğerlerinden üçü Dakyanus’un (Decius) sağ kolu diğer üçü ise sol kolu idiler. Kefeştatayuş ise yolda onlara katılan çoban olup Kıtmir de onun köpeğidir.
      Selçuklular devrinde Eshab’ ül Kehf mağarasının Afşin yakınlarında olduğuna kesin şekilde inanılıyordu. Bunu 13. yy ın birinci yarısında Selçuklu devleti’ nin Maraş valisi Nusreteddin Hasan Bey’ in buraya bir tekke, mescid ve bir de medrese yaptırmasından anlıyoruz. Mescid incelendiğinde mağaranın önündeki küçük kilisenin mescide katıldığını kolaylıkla anlayabiliyoruz.
    Kilisenin burada bulunması bizi önemli gerçeklere götürmektedir. Selçuklular devrinde külliyenin yapılması esnasında burada kilisenin bulunması Anadolu Hıristiyanları’ nın da mağara arkadaşlarının burada uyuduklarına inandıklarını gösterir.


      Eshab' ül Kehf in Afşin’ de bulunduğu inancı Selçuklulardan sonra Dulkadiroğlu Beyliği ve Osmanlı Devleti zamanında da buranın ihya edilmesini sağlamıştır.
      Kaldı ki Kur’ an’ ı Kerim’ deki Kehf suresinde yer alan 17. ayette ‘Güneşi, doğduğu zaman mağaralarının sağına eğilirken, battığı zaman da sol taraftan onları keser geçerken görürsün. Onlar mağaranın geniş bir köşesinde idiler.....’ şeklindeki ibare incelendiğinde ve Afşin’ de bulunan mağarayla karşılaştırıldığında birebir uyum gösterdiği bariz bir şekilde görülür.
    Mağara arkadaşlarının Afşin’ de bulunan mağarada uyudukları kanıtlar tarafından gösterilmekle birlikte bizim asıl vurgulamak istediğimiz; bu gençlerin Allah’ a olan muhabbetidir.

 

 

Bugün 12 ziyaretçi (14 klik) kişi burdaydı!



Giriş sayfası yap

tr.gg siteleri arşivi üyesir.
Myspace Graphics Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol